12 Aralık 2014 Cuma

daha iyi hissetmek ve daha sı olmak için!...

Aşağıda yazdıklarım,uzmanlarından öğrendiklerimle yola çıkarak,danışanlarıma masaj seansları esnasında kendilerini  şifalandırmalarına adım olarak önerdiğim ve uygulattığım,bir çok sistemin başlangıç çalışmalarıdır.
Bir çok kişiden duyduğumuz ve bir çoğunu da okuduğumuzdan öte esas deneyimleyerek gerçekliğini kanıtladıklarımızdır önerdiklerimiz ;

önce kendinizin sonra bütünün hayrına olmasına niyet edin
ve sırayı karıştırdım mı'lara takılmadan içselleştirin her birini tek tek..
Doğduğumuz anda tanıştığımız nefesimizi farkındalıkla ve saygıyla içimize çeker ve biriktirdiğimiz bize yük yapan tüm dertlerimizi aldığımız nefesin iki katı sayarak bırakırız.Bu sayıya dahi takılmayın aldığınızdan fazla vermeye özen gösterin kafi zamanla en doğrusunu zaten öğrenirsiniz.
Her ne yapıyorsak sevgi ve saygı katmamız en önemlisi..Sıradanlaştırmayıp en basit saydığımız işi dahi yaptığımızın salisesine dek ayırdında olarak yapalım.
Nefes alıp verirken çoğunluğun ölmeyecek kadarıyla yetindiğini gözlemlediğimden,kendiniz için biraz titizlik rica ediyorum.Diyafram nefesi 4 al 1 bekle 8 ver şeklinde matematiksel olmasa da buna yakın mutlaka bütün olarak bedeninizde nefesinizin gezindiğini hissedene dek çalışın. Ben zor öğreniyorum sanırım o nedenle 1 sene sürmüştü nefese odaklı çalışmalarım..Kimimiz için çok daha kısa kimimiz için daha da uzun sürse de lütfen vazgeçmeyin.
İlk zamanlar gece yatınca çalışıyordum baktım uyuyakalıyorum,sonra sabahları ekledim daha sonra gün içi,bilgisayar başı,yolda,sohbetlerde (öyle müthiş bir sırrım varmış havası yaratmıştı durduk yerde sırıtıyordum)ve nefesle bedeninizi yeniden keşfedeceksiniz bir de saat başı bir bardak su içtiğinizi varsayıyorum işte içinizi arındırmaya başladınız bile..
Ve sırada imgelemeler ile olumlamalar var..hani hep sözü edilen bakış açınızı değiştirin biraz böyle başlıyor.Yoksa size kimse kendiniz olmaktan vazgeçmenizi söylemiyor :)
Amaç iç dış dengenizi geri kazanıp daha farkındalıklı yaşayabilen bireyler olma yolunda ilerlemek..
Seneler önce bu ve benzeri anlamlar içeren sözler karşısında hemen savunmaya geçerdim zaten öyle diye :) peki çaresiz olduğumuz durumları asgariye indirmek veya tamamen çare sizsiniz haline döndürmek elimizdeyse ve biz zaten her şeyi bilir edamızla kaybettiğimiz zaman içinde hayat bize zor yoldan da olsa yine illa ki öğretiyorsa hazır sunulmuşken niye denemeyelim ?
Biraz egomuza hadi egoyu geçin bilinçaltımıza bunun eğlenceli,güvenli,öğretici yanını deneyimlemek için izin verelim pardon aslında çaktırmadan ikna edelim hani üst ve alt benlik çatışmalarıyla uğraşmaktansa enerjimizi doğru kullanabilmek adına..
Ne demiştik ? imgelemeler ..bir çok kişiden duyduğum 'gözlerimi kapatınca ben renk göremiyorum nasıl şelale canlandırayım zihnimde' tarzından itirazları bırakın .Önerim kendinizi gerçekten serbest bırakmanız.Uykuda dahi kendini kasarak sabah yorgun uyananlardansanız,hayat bir çok sorunla üstünüze üstünüze geliyorsa salın bırakın siz kasınca sanki yapacağını yapmayacak mı sanıyorsunuz :) bir de gevşeyip güvende olduğunuz hissini ki siz bu hissi zaten biliyorsunuz sadece hayatın keşmekeşi içinde ötelediniz veya unuttunuz..İnanın nefesi doğru alıp verme yolunda ilerledikçe ve kendinizi serbest bıraktıkça imgeler kendiliğinden gelmeye başlayacak..renkler coşacak..izin verdikçe hayal dünyanız zenginleşecek,hatta dansına eşlik edeceksiniz. İlla renk göreyim veya deniz kıyısında yürüdüğümü kumun tabanlarıma yapıştığını hissedeyimlere takılmayın :) nasılsa deneyimleyeceksiniz..Sonrasında bu özel anları iple çekeceksiniz :) sonra gözünüz açıkken dahi mümkün olduğunu ve kendi içsel gelişiminizi hayretler içinde farkedecek ve kendinizde sihirli bir keşif yapmışçasına hani neredeyse kendi fantastik filminizi çekeceksiniz de elinizde kamera yok diye hayıflandığınız anlar dahi olabilecek..
İşte olumlamalar..bunlara kendi cümlelerinizle eklemeler yapabilir hatta tamamen kendi cümlelerinizi kullanabilirsiniz.
Bu çalışmalar zihninizin daha berrak daha sevgi daha inanç dolu olmasına kendinizi gerçekten daha sağlıklı ve huzurlu hissetmenize giden yolun sadece başlangıcıdır.
Ve çalışmalarınızı düzenli 21 gün yapar ve 1 er hafta ara vererek sürdürürseniz devamında sisteminiz otomatik yapar hale gelir.
Ben saf sevgiyim.Öyle mutluyum ki..Kendimle gurur duyuyorum.Kendim olmaktan onur duyuyorum.Hayatım dengede.Cinsiyetimden memnunum.Hayatım uyum içinde.Hayat bana bolluk ve bereketi kolaylıkla veriyor.Seviyor ve seviliyorum.Sayıyor ve sayılıyorum.Yaradanıma bana öğrenmem için sundukları için şükran duyuyorum.yaşam amacım kendimi olduğum gibi deneyimlemek,hayatım ve çevremde olumluluk sürekli çoğalıyor.Sürekli helal yoldan bolluk ve bereketi çeken bir mıknatısım.Organlarım ve uzuvlarım mükemmel çalışıyor..Her gün daha iyi hissediyorum..Daha sağlıklı oluyorum..Bundan daha iyi nasıl olabilir?Teşekkür ederim..teşekkür ederim..teşekkür ederim..
Söylerken inanmanız gerekmiyor zaten düzenli uyguladığınızda söylemleriniz gerçekleştikçe ianancınız güçlenecek,inancınız güçlendikçe de söylemleriniz gerçekleşecek..














6 Aralık 2014 Cumartesi

hayat filmlerdeki gibi değil de nasıl peki ?

Hayat tv haberlerindeki veya gazete sayfalarındaki gibi mi ?
Sizleri bilmem de ben seneler önce haber izlemeyi bırakmıştım..sonra tamamen tv açmayı da bıraktım..elbette etrafta olan bitenden bihaber yaşıyorum,özellikle annem gazete ve haberler olmadan yaşayamaz izlenimi veriyor üstelik beni cahil olmakla dahi suçlarcasına neler olup bittiğinden haberdar olmam gerektiğini söyleyip duruyorken,bir de kalktım gidip kablolu tv yi den aboneliğimin iptalini istedim :) Görevli şaka yaptığımı sandı sonra baktı ciddiyim,başka bir firmaya mı karar verdiğim sordu ona da hayır deyince dayanamayıp nedenini öğrenmek istedi..
E anlatmaz mıyım :) hazır mikrofon tutulmuş dünyayı kurtarma sırası bana gelmiş gibi :))
herhalde 10 seneden fazla olmuştur bir daha haber izlemeyeceğim ve gazete okumayacağım kararımdan bu yana..
Özellikle haberler hem yorucu hem kalp çarpıntımı yükseltip rahatsız edici geldiğinden kendimi korumaya alma ihtiyacımla bıraktığım bir alışkanlıktı.Bana göre sigaradan daha zararlı ..
Gazete ise elime alınca okuma değeri bulamadığım bir dolu ıvır zıvırla dolu hem de ellerim mürekkep içinde kalıyor..halbuki daha önceleri kokusunu bile severdim.
Duyun yaşıyorum..Başkalarını takip etmiyorum.Kendi yolum ve çevremle üstelik kocaman bir şehrin göbeğinde dünyadan habersiz yaşıyorum.Oh vallahi :)
Zaten otobüse bindiğimde gerçeklere sırtımı dönmem mümkün değil.yakınımdaki insanlara faydalı olabilme arzum her daim gerçeğe dönemiyor sonuçta ben de onlar gibiyim.Uzanabildiğim mesafe belli.
garip sesler yüzünden insanların sırtını döndüğü yere bakıyorum,bir kadın kucağında bluğ çağında bir çocuk cinsiyeti önemli değil..çocuk kendi dünyasında annesiyle otobüste olduğunun farkında mı bilmiyorum gidip başını okşuyorum dokunulmaktan rahatsız olup başını çekip sesini yükseltiyor..Annesiyle sohbet ediyorum,annesi evladının durumundan rahatsız ve insanların tepkileri daha da büzülmesine sebep olmuş..Sohbet ederken rahatladığını hissediyorum niye biri ona zaman ayırıp 3 beş kelime konuştu diye..
Siz beni anladınız..Ne başbakan  şunu dedi ne diğer ülkelerde ne olmuşlarla ilgilenmiyorum..Sahi bizim yeni  başbakanımızın adı neydi ? Bilmiyorum diye ayıpladınızsa hemen google'dan bakıp yazayım :))) Başbakan da benim ismimi bilmiyor yani ödeştik :)))
Bir başka gün otobüse bindiğimde anne ve oğul yanyana oturmuşlar,çocuk ağzında maskeyle annesinin omuzuna başı yaslı uyukluyor..ah diyorum hayat bana ne anlatmaya çalışıyorsun? Evlatlarım sağlıklı diye dua ediyorum elimden gelen bir şeyse çevreme yardıma da çalışıyorum..neyse..meğer sabah hastaneden dönmekteymişler ..tahmin ettiniz o hanımla da sohbet ettim.. Bir gün yine otobüse bindiğimde koca delikanlı yanında annesiyle oturuyor eh biraz yaşlıyım ya annesi yer vermek istedi yok ayakta iyiyim oturun siz dediğimde o başladı anlatmaya oğlunun kemikleri durduk yerde kırılıyormuş henüz cam hastalığı denmemiş ama kızında da aynı sorun varmış..yok yok akraba evliliği filan da değilmiş...Kadın gündeliğe gierek geçimlerine katkı sağlıyormuş eşi de inşaatlarda çalışıyormuş ama şimdi o da hasta evde yatıyormuş..
Bir gün de teyzemin gönüllü çalıştığı vakfın ilgilendiği ailelere ramazan paketi dağıttık..Yolda teyzem aileler hakkında bilgi verdi..Kadın gündeliğe giderek evi geçindiriyor kocası diyaliz hastası oğlunun kalbi delik,kızı üniversiteyi kazanmış vakıf kızı burslu okutuyor aileye de bireysel destek sağlıyorlarken oturdukları evin çatısı çökmüş..Nasıl yaptırırız derken belediye durum tespiti yapıyor ve çatıyı onarırken ev tamamen çöküyor bu kez sil baştan evi inşa ediyorlar sonunda yepyeni evleri oluyor,vakıf gönüllüleri aralarında para toplayarak eve eşya almalarında yardımcı oluyor..Şimdi evlerinde bayram var diye anlattı teyzem hakikaten gittiğimizde gözlerindeki teslimiyet olana hamd etmeyi gördüm.ve kendi serzenişlerimden mahcubiyet duydum..
Bu insanlar sokaklarda dilenmiyor,onlara yardım ederken incinmemeleri çok mühim..Bugün evlerimizde sıcacık oturmuş çayımızı/kahvemizi keyifle yudumlayabildiğimiz için çok şanslıyız!..hayatla ilgili isyanlarımız oldukça şımarıkça geliyor yine de bir an bunları unutup akıntıya kaptırabiliyoruz kendimizi!..
Her daim Yaradan'ımıza şükredip vazifelerimize bir seremoni,bir ibadet şeklinde yaklaşmamızı,anlarımızı o anın içeriğinde kaliteli yaşamamızı,farkındalıklarımızın artmasını,çağın tüketici zihniyetinin kölesi haline gelmeden varlığımızın hakkını vererek yaşamamızı sürdürebilmeyi ve en yakınımızdakilere mümkün olduğu kadar yardımcı olabilmenin hazzına varmayı diliyorum..