Çocukluğumuzda öğretilen ulvi insanlığa dönüş yolunda kaybolduk sanki..
Hani terbiyeli olalım,dürüst olalım,düzgün oturup,izin alarak konuşalım,saygılı olalım gibi masallar..
Hepimiz nasıl suçluluklar yaşamışızdır..Evde kazara bardak kırsak veya annemizden gizli ilk ayıp,yasak sayılanları yapışlarımızda!..
Sonra o yasaklar nasıl heyecan verici gelmiştir..üstelik ailelerimizin bizleri nasıl da kontrol altında tutmak amacıyla bir dolu yanlış bilgiyle doldurduğunu anladığımız andan sonra zincirlerimiz kopmuştur sanki..
Sonrasında hatalarımızda ağlayarak dizlerine kapandığımız annelerimiz,niye beni dünyaya getirdin diye isyanlarla üzdüğümüz,hayattan keyf alırken hatırımıza bile getirmediğimiz,yaşımız ilerledikçe,bizler de onlardan daha iyi ebeveynler olacağız iddiasıyla tıpkısı değilse de bayağı bir onlara benzemelerimiz..
Hayata inat kendimiz kalabilmek için kendimizden uzaklaşmalarımız sonrası geri kendimize kavuşma yollarında kaybolmalarımız..Bakıyorum çoğu insan,kader diyor,ve hayatı irdelemeye girişmeden kabullenişlerde yaşayıp gidiyor..Bir dönem o insanlara hayran olmuşumdur öyle kendilerinin doğrularında ısrarcı halleri vardır ki ikinci veya üçüncü bir yol yoktur onlar için..
benim hayatımda hep çatal yollar vardır..Onu seçsem aklım diğerinde kalır halleri..Hatta yolun ortasında geri dönüp diğer yola gittiğim de olmuştur..Bu durumu büyüklerimiz maymun iştahlılık olarak değerlendirirdi..
Uzmanlar farklı nitelendirmeler yapıyor..İyi de niçin bir yolu izlemek gerektiğini hala anlayabilmiş değilim..
izlemem gereken iç sesimdir..Bazen yanıltıcı olabiliyorsa da en azından kendi yanılgılarımdır..
mesela aldığım eğitimleri alma sebebime akıl erdiremiyorlar..yani masaj uzmanı olman yetmiyor mu ? para kazanmana faydası var mı? Bu kadar kısıtlı yaklaşan insanlara kendimi,hedeflerimi anlatmak yorucu bir de laf aramızda bazen neden yaptığımı bilmiyorum,sadece içimden yap diyen sesi duyduğum anda yapmayıp kendime ihanet duygusunun rahatsızlığını yaşamaktansa dışarıdan gelen yıkıcı eleştirileri göze alıyorum.
Hmmm burada bir ayna durumu var :) Şayet yıkıcı eleştirler varsa çevremde demek ki ben de başkalarına yıkıcı eleştirilerde bulunuyorumdur..
Ben derken siz ben diye okuyorsunuzdur şimdi :))
Her ben deyişim, bir doktorun evet neyimiz var? Sağlımız nasıl bugün? soruları gibi..Doktor hasta değildir yine de biz dili kullanır,ayrıca o hastalığı hiç geçirmemiş olma olasılığı da mevcuttur kitabi bilgisini,farklı hastalar üzerinde teoriden pratiğe geçirmiştir..Sevgili değerli doktorlar sizler iyi ki varsınız,benzetmem sadece kendimi örneklemek içindir..
Hepimizin pratiğini yaptığı yaşamdan söz ettiğime göre,rahatça ben diyebiliyorum.Ben bu arada bazen erkek,anne,baba,kadın bazen öğretmen,polis,avukat,tüccar olabilirim..
Sizlere bugünkü laf kalabalığımdan sonra hala okumaktan sıkılmadıysanız farklı bir konuda yazacağım..
Hepimizin bir şekilde karşılaşabildiği pek tadı olmayan bir konu..Yaşlılık.yaşlı yakını olmak.
Kendinizi 80 li yaşlarda hayal etmenizi istiyorum..Çocuklarınız ile veya huzurevinde..Açıkçası ben huzurevini tercih edecek görünüyorum..Oradan da sizlere yazılarımla ulaşabilmeyi diliyorum..
Ancak bu anlatacağım yaşlı,çocuklarıyla yaşayan biri.önceleri astığı astık kestiği kestik,bir kaşı havada..torunlarının hem sevdiği hem çekindiği biri.Kendi çocuklarına da fazla sevgi göstermeyen hem de..öyle görmüş ve başka türlüsünü bilmiyor..ayrıca hayatla öyle mücadeleler vermiş ki,çocukluğundan itibaren..erken yaşta evlendirilmiş,ilk çocuğu ölmüş sonrasında iki çocuğu ile dul kalmış,yaşlı anne,babası ve iki çocuğu ile göç etmek zorunda kalmış..Eski yaşadığı yerde tütün bahçelerinde çalışırlarken yeni ülkesinde çorap fabrikasında işe girebilmiş..hayatına giren 3 eşi ile de fazla uzun birlikte yaşamamış ve yalnızlığını şimdi algılayabiliyorum..Okumayı sonradan sökmüş,kitaplarda okudukları ve televizyonda takip ettiği programlarla bilgiçlik yaparken bizi güldüren,ve evet çok özlediğim anneannemden söz ediyorum..
Annem bu kadın gezerken bir sokakta düşüp ölecek,bizler de hastane veya polisten duyacağız diye söylenirken son aylarını yataktan yardımsız çıkamadan geçirdi..
Bana henüz işime yaramayan bir dolu şey öğretti..Alem kadındı..Hastanede yatarken yanında refakatçi kaldığımda bile beni esprileriyle güldürürdü..kahve için odadan çıksam,aşağıda birini mi buldun bak babasını da bana ayarla ,sigara içmeye giderken benim için de içiver demeleri..Annemi bana şikayet etmeleri,hiç geçinemezlerdi,niyeyse de çok iyi geçindiği teyzeme gidince hemen geri dönmek isterdi..
Hastalığı parkinson..öyle çok araştırma yapıp öyle az şey öğrenebildim ki..Hep bir şeyler daha öğrenip nasıl daha iyi bakabilirim ona derdindeydim..
Araştırmalarım sırasında,nörologların bilimin parkinsonda yapabileceklerinin sınırlı olduğu,onu rahat ettirebilecek ilaçları verdiklerini artık hastaneye bu konuda götürmemizin gereksizliğini ve çok sıkışırsak bakımevlerini araştırmamızın daha doğru olacağını belirttiler.
Aradan geçen zamanda umarım,parkinson konusunda tıp ta, bakımevleri de biraz ilerleme kaydetmişlerdir.O sırada tek bir bakımevi buldum,iki gün bizi misafir edecek,standart tahliller yapılacak,o sırada da ben bilgilerime onlardan alacaklarımı katacağım veya onların daha konunun uzmanı olduğuna kanaat getirip anneannemi bakımevine yatıracağız.
Bakımevinde alzheimer hastası bir dolu yaşlı,seviyelerine göre bölümlendirilmişti..Açıkçası ne bakımevinde ne de hastanelerde,sonda takmak,damar bulmak konusunda uzman kişilere denk düşmedik.Anneannem hırpalandı..Anlaşılan hasta yakınlarını dışarı alma sebepleri biraz da kendi eksikliklerini gözlemlemesinler diye..İyi niyetlerinden kuşkum yok, üstelik öyle cüz'i rakamlara çalışıyorlar ki,kalifiye olanlar da ekstra çalışıp gelirini yükseltme peşinde..Evet onlar da insan, onların da aileleri var,tüm gün benzer tür hastalarla uğraşmak tüketici.Ben üstelik annem ve teyzemle ortaklaşa sadece anneanneme bakarken dahi zorlandığım için insanların alışıyorlar duygusuzlaşıyorlar demelerini kabul etmiyorum.Orada kaldığımız 2 gün ve 2 gece içinde,bana yoğun bakım ünitesinde uzun zamandır yatan parkinsonlu hastaları gösterdiler ve durumun alabileceği vehamet hakkında hazırlıklı olmam için bilgilendirdiler.Evet yönlendirmelerle her ne yapıyorsam,doğruydu.Yine de olabileceklere hazırlıklı olacak bilgiye ulaşmışlık bir nebze iyi gelmiş ve kendime güvenmemi sağlamıştı.Bu yüzden anlayışla bizi misafir ettikleri için minnettarım.
Bir kaç yer daha gezip başa çıkamayacak bir durumda kalırsak diye ön bilgi topladık..Çok zengin miydik ? hayır..Çok bilgili miydik ? hayır..
Sadece anneannemi çok seviyordum ve annemi daha çok.Annemin o güne dek yorgun ve sinirleri yıpranmışlıktan uzaklaşması için bir şey bulmalıydım..Ve hastane dönüşü teyzeme anneannemi bana götürmek için annemi ikna edelim dedim..En azından anneannem öldüğünde yalnız kalmak için ön hazırlık olurdu..yazınca çok kalpsizce göründü..
Tahmin edersiniz ki oturup ağlamıyordum..üstelik her an komik bir neşem vardı..Yaradanımla barış yapıyordum sanki..Seneler evvel, enerjimdeki yoğunluktan ürküp kapattığımdan bu yana ilk kez Rabbim insanlara şifa yolunda faydam olabilecekse hazırım,lütfen amaca uygun olan yola yönlendir beni,hazırım diyordum..
Şifa bilirsiniz sadece iyileştirme getirmez gereğinde ölüm de bir tür şifadır..biz olanı kabullenme gücü gösterebilmeli,olana izin vermeliyiz..
Annem ve teyzemin çokça tartıştıkları bir konu,acaba ilaçlar ve burundan besleme ile zorla mı yaşatıyoruz,eskimolarda yaşlıları ölüme götüren,hindistan'da ölüm evleri ve kimbilir daha ne kadar örnekleri olan..Aç bıraksak daha mı iyi,ölüme nasıl terkederiz göz göre göre..böyle sohbetler geçiyordu aralarında..Vadesi gelenin ömrü uzamaz,sadece gidene dek mümkün olduğu kadar iyi koşullarda bakılmalıdır emanettir çünkü..
Çok şükür bu sohbetler bizim birbirimize kenetlenmemiz,bizim aslında sadece sevgimizin önemli olduğu noktada birleştirici idi.
Bu arada hasta bakımıyla ilgili öğrendiklerimi paylaşmayı istiyorum şayet hala okuyorsanız ve bilmiyorsanız bunları öğrenmeyi hakediyorsunuz demektir..
Birincisi bakmakla yükümlü olduğunuz kişiye ola ki kayınvalideniz ve size çok çektirdi :) veya eşiniz size senelerce kök söktürdü :)
Gülümsememe sinir olmayın lütfen..Sadece düşünün ki siz onun gibi veya daha beter desteğe ve yardıma muhtaçsınız ve size bakılıyor..Kendinize nasıl bakılmasını isterdiniz? Sadece buna konsantre olun ve bakmakta olduğunuz kişiye kendinizmişçesine bakınız..
Sabah kalkınca kahve içmeden güne başlayamıyorsanız,onun beslenme ve ilaç saatinden yarım saat önce kalkarak keyfinizi yapın..
Gününüzü planlayın ve bir kağıda dökümü yapın ki,sizin yerinize başkası bakması gereken bir halde önünde örnek listesi olsun ve hastaneye gitmeniz gerektiğinde yanınızda götürmenizde fayda var ayrıca ölümü halinde devletin görevlisine gösterebileceğiniz kanıtınızdır..
Hergünü tarihlendirin,yanına ilaç listesini ekleyin saatlere bölün ve her ilaç verdiğinizde yanına bir tık atın.başta angarya gibi gelse de devamında çok işinize yarayabilir.
Bu arada evlere servis veren firmalardan özel hemşire ile tahlillerinizi yaprtırabilirsiniz veya baktığınız kişinin adına, çok sıra olduğundan bu biraz zaman alabiliyor, devlete müracaat ederek sigorta kapsamında rutin konrolleri sağlayabilirsiniz..hatta ekonomik sorunlarınız varsa,maaş dahi bağlanabiliyor..
Hastanız sürekli yatma durumunda ise,yatak yaraları açılmasını önlemek için uygulamanız gerekenler alıştığınızda yarım saatinizi dahi almayacaktır.Birincisi çok sakin ve sevecen olmanız çok önemli bunun için, sükunetle nefes alıp vermeyi hatırlayın.Önce siz önemlisiniz..kendinizi sakatlamayacak şekilde kontrollü hareket etmelisiniz..
Hastanızın sondası varsa ilk iş poşeti boşaltıp dökmek,bu arada sondası olsa dahi,kaçak yapabileceğini hesaplayarak,çarşaf altına sızdırmaz alez,çarşaf üstüne bebek alt değiştirme bezi koymanızda yarar var..beden temizliği için,hazır süngerleri kullanmanız oldukça pratik olacaktır,bedeni parça parça örneğin önce kolu ılık suda ıslatılmış süngerle bastırmadan silin ve ardından hemen kurulayınki hasta üşütmesin..Üşütürse sizin işiniz ve stresiniz artacaktır.Dediğim gibi hastanıza ne denli doğru bakarsanız o kadar yükünüz azalacaktır.Sonrasında yatak yaralarından koruyucubir nemlendirci sürmenizde yarar var.Bunu başlangıçta normal bir nemlendirici ile dönüşümlü kullanabilirsiniz ancak 1 aydan sonra hergün koruyucu kullanmak daha iyi olur.İki kişi ile yapmak hem zaman kazandırır hem de görev paylaşımı ailevi bağları güçlendirdiği gibi daha az yorulursunuz.Ancak tek yapmanız gerekiyorsa,bedenin yarısını sabah yarısını öğle sonrası temizleyerek yükünüzü hafifletin.Ve hastanızı beslemeden önce temizlemenizi öneririm.Döndürürken yastıklarla destekleyerek herhangi bir kaza oluşmasını önleyebilirsiniz.benim gibi hastane ve bakımevleri çalışanlarını gözlemleme şansınız olur da kendi tekniğinizi geliştirebilirseniz ne ala..Size yardımcı olabilmek adına yazdıklarım yeterli gelmediğinde beni arayabilirsiniz.Zamanım elverdiğince size yol göstermeye hazırım.Çarşafları değiştirmek için uzunlamasına katlayıp hastayı yan döndürün mutlak yastıkla destekleyin,yarıya dek serdikten sonra hastanızı yavaşça döndürüp yine yastıklarla destekleyerek diğer tarafı alttan elinizle yavaşça alarak düzeltin..
bu arada ellerinize eldiven takmanız,hastanızın kazayla tırnak yarası oluşmasını önleyecektir.yatan hastalarda basit bir yara dahi çok çabuk enfekte olabiliyor..
Bu önerilerimi yazarken sevgili tıp çalışanları ve değerli hekimlerimiz iyi biliyorlar,hasta bakmak,bakanı hem psikolojik hem fiziksel hem de madden yıpratır.Ben de bu paylaşımımla,hasta yakınlarına yalnız olmadıklarını, her daim önce sizlerin desteği olsa da yaşayabilecekleri panik anları için ne yazık ki ülkemizde oluşturulmaya yeni başlamış destek sistemi yeterli gelmeyebileceğinden,kabul ettikleri oranda, yönderlik etme arzusundayım.
Temizliği esnasında,hastanıza bir dolu dokunuşunuz olacak.İrkilmemesi için,bunu sevgiyle yapın ve kremini sürerken sanki bir bebeği kremliyorcasına yumuşak davranın.Dokunmak şifadır,nolur unutmayın..
Sonrasında belki,burnundan belki boğazından belki de normal besleniyorsa yanına oturarak yemeğini verirken sanki sofrada imiş gibi sohbet edin.Ona üzüleceği,gerileceği haberler vermeyin,televizyon veya radyodan bu tür haberleri dinletmeyin ve yumuşak enstürmantal müzikler çalın,hem size hem de hastanıza iyi gelecektir.
Hastanızı yalnız bırakmanız gerektiğinde,anlamıyor olduğunu sansanız bile,ona gülümseyerek kabul edebileceği şekilde durumu açıklayın.yanında surat asmayın,ağlamayın,bağırmayın ve gülümseyebildiğiniz ölçüde gülümsemeyi sürdürün.
Hastanızın dışkılamasını da hazırladığınız çizelgeye ekleyin,ve aldığı sıvı miktaır ile çıkan sıvı miktarını da..lavman da yapmanız gerekebilir..Bu alışılmadık bir şey gibi görünse de,siz de her gün büyük tuvaletinizi yapmıyor musunuz? gerçekten doğal bir döngü,besleniriz ve dışkılarız bu kadar basit..iğrenç görünen herşeyi bizler uydurduk,şimdi doğal gelmesi için kendinize bunu yapabilecek gücünüz olduğunu kanıtlayın.
İnanın bir hafta içinde gözünüzde büyüttüğünüz herşey rutine girecektir..bu arada hasta odasında mutlaka bir termometre,bebek telsizi olsun.Odanın sıcaklığını yatan kişinin bedeni farklı algılar,siz üşüdüğünüz için hastanız da üşür anlamına gelmez.veya terlediğiniz için terlediği..Her gün akşam ve sabah ateşini ölçmeniz gerekmez ama idealdir.ve bu da kayıtlarınızda olsa iyi olur.Ayrıca tansiyonunu ölçmeniz ve bunu da kaydediyor olmanızda da fayda var..fazla teferruatlı gibi göründüğüne bakmayın..Bu denli düzenli yapmanızın hem size hem de gerektiğinde hekimlere müthiş yardımı olur.
takma dişleri varsa,her akşam çıkarıp yıkamanız ve sabahları takmanız ve her öğün sonrası temizleyip tekrar takmanız hastayı iyi hisettirecek ve ağız mukozasında bakteri üremesini engelleyecektir.
Mutlaka,yine yastıklarla destekleyerek,her iki saatte bir sağına ve bir soluna çevirin sonra sırt üstü yatırın ancak başı gövdesinden yüksekte olmalı ki midesinden geri çıkışla boğulma riski oluşmasın..Sırt üstü yatırdığınızda ayak ve diz altlarını yastıklarla destekleyin.Ve ayaklarını,kollarını,bilek ve parmaklarını yavaşça hareket ettirin.Kendi yapabiliyorsa küçük bir topu avucuna verip sıktırın.
İşte anneannemi misafir ettiğim 3 ay bizim evde standart uygulamamız buydu..Tabii arada destek verip,bilgilerini paylaşan,sevgili hekim dostlar ve nur yüzlü hemşire arkadaşım hatta eczanemizden mama getiren yardımcı,bir kaç kez paniklediğimde ambulansa otoparkı açan apartman görevlimiz,mahallemizin iğnecisine de işlerini yaparken ki saygılarından çtürü sayenizde tekrar teşekkür ediyorum.Hatta bana ah tüm hasta yakınları sizin gibi olsa diyen hemşire ve doktorlar için de minnettarım,bugün bunları paylaşma cesaretim onların sayesindedir.
Herkese bol sağlıklı günler diliyorum..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder