Hiç dünyaya gözünüzü açtığınız anda, sizi aşkla karşılayan anneniz oldu mu ? ya da babanız ? Güzel ve özel günleriniz var mı anımsadığınız ?
Yoksa siz de dünyaya öylesine bir nefs anı sonrası mı geldiniz ? Annenizin bakışlarında kapana kısılmışlığı mı deneyimlediniz ? Sonradan biraz olsun sunulduğuna inandığınız sevgi kırıntılarıyla mı beslendiniz ?
dünya bir dolu rastgele doğup,büyüyen ve rastgele çocuk doğuran insanlarla dolu yani bizler de çoğunlukla hayvansı bir üreme güdüsündeyiz..
Ben çocuklarımı öylesine arzuyla dünyaya getirdiğimde şu beylik sözü bilmiyordum; En çok istediklerinizle imtihan edileceksiniz!
Şimdi düşündükçe o rastgele doğanlarla bilinçle dünyaya getirilenler arasında pek te bir fark göremiyorum..
Ebeveyn olmanın ağırlığı !..
Arzuyla,sevgiyle kucakladığınız minik bebeğinizi uykusuz ve nice özveri içinde büyütme çabalarıyla gençliğinizin en güzel anlarından vazgeçmişseniz..Her seçim bir vazgeçiş, her vazgeçiş bir kaybediştir..sözünü artık anlamışsınızdır..
Kazandıklarımız neler ? kazanmak için mi yola devam ediyoruz
Hep kolum kanadım kırık mıydı ? Neşe,mutluluk benim gibi büyümemekte direnenler için ne kadar kıymetlidir ve sevdiklerimiz için canımızı vermeye hazırızdır da canımızı yaktıklarında hepsini unutur nasıl da çift taraflı keskin kılıca dönebiliriz!..
O kılıç ki hepimizi yaralar ve sükunet gelince o öfke nasıl oluştu nereye vardırmak içindi ve biz neredeyiz bir türlü çözemeyiz..
Kırgınızdır..paramparça..zaman yine yeniden yaraşarımızı sarar,yapıştırır da artık bir değil bir çok kez yaralan,tadilata girlerle giderek daha da yorulmuş hissederiz..
Çözemediğimiz niçin bunların olduğu bize ne anlatılmak istenildiği neyi göremediğimizdir..
İnatla sevgide kalma ısrarımız hele çok çocukça değil midir ?
Kendimize ihanet mi etmiş oluruz ömrümüzü vakfettiklerimizden vazgeçersek ?
kendimi ilk hatırladığım anlarda çevremde annem,teyzem,anneannem ve ninem vardı hayatımda..Tüme kadın ve öcüler dışında :)
Erkeksiz bir dünyaydı,geçmiş resimlere bakınca annem ve teyzemin yüzlerindeki hayal kırıklığı,gözlerde tükenmişlik gördüğümü düşünürdüm..onların da babasız büyümelerinin rolü ne kadardır ? Teyzem çocuklarını babalarıyla yetiştirmeyi başarabildi..Annem de ben de bu olayda çuvalladık. Ki ben annem gibi olmayacağım diye güya epey bi çabalamış idim.Gerçi benim çocuklarımda o ezik bakış yok sanıyorum.Babalar günü için koşa koşa babalarıyla olmaz arzusuna da sahip değiller..Belki çevrede boşanmış aileler daha fazla,babasız büyüyen azınlıktan değiller hem ayda 2 kez de görüşebiliyorlar..tesellisi olabilir mi ? Her çocuğun anne ve babası uyum içinde bir aile özlemi var. Ve hep ebeveynlerini suçluyorlar..
Açıkçası öz babam veya üvey babamla annem hala birlikte olsaydı benim de evliliğim daha sağlam temellere mi dayanırdı,çocuklarım daha mı keyifli olurdu bilemeyeceğim.
Ancak tekamülün oluşmasının hayat toz pembeyken olamadığı fikrindeyim.
Yine de bir yanım kırık..paramparça..iyileşmek bilmiyor..babam diye sarılacağım bir idolüm, hayata güvenim,biriciğim olmadı ve her sevdiğim kişiye her ilişkime bu ağırlığı yükledim,sığınma duygusu,sevilme ihtiyacı..Düşünemedim ki karşımdaki kişi de benden beter yaralara sahipken beni yüklenmesini beklemek polyannacılık ötesi olur.
Hala içimde o sığınma,sarılma,saçının okşanması ihtiyacındaki küçük kız çocuğu yaşıyor ve canı her böyle özel günde bir daha bir daha yanıyor.
Seni seviyorum küçük kız,seni şimdi dahi kırgınlıklarını tek gerçek anlayan ben halimle seviyorum.Ben senin saçını ören,sevgiyle okşayan annen ve babanım,sevgilin de benim inan benden daha fazla sevebilecek kimse yok seni..Yaslan bana,koy göğsünü başıma,içimde senin farklı yaşlarında duygusal kırgınlıkları biriktirmiş senden en az 50 çocuk daha var..Senelerle üst üste biriken yanmışlıklarınla sen benim ben de sen..
Tüm bu hüzne rağmen,dışarıda da bir savaş var..Ekonomi,siyaset ayrı senin sorumlulukların,geçinme kaygın..derken niye yaşadım ki ben diye sorabilirsin.Niçin yenlgilere bıraktım kendimi ? Akışta kal denmesi bu muydu ? Haydi canım!!! Bunların hepsi aldatmaca..
Kendine verdiğin değeri sana veremeyenlere çok anlam yüklediğinden canın bu kadar yanıyor..Kendini iyileştirmelisin..Septik olmaya da gerek yok..Olanı olduğu gibi yaşa ve zorlama..olmayanı uğurla arkana da hiiç bakma :) yapabileceklerin zihninde değişimle mümkün.Neyi ne kadar kabul edebildiğinle..Ama içimdeki cadı hala banane ben sevilmek istiyorum hem de sevdiğim tarafından hayat bana bunu borçlu diye tepiniyor!
Çok yorucu..Ne o ? Artık eski tadı bulmuyormusun dondurma yerken ? hala dondurmanın tadını bilmeyen bi dolu insan yaşıyor dünyada hem de !!!
Bu ne bencillik!!! Sen kimsin de diğer insanlardan daha bi özel veya ayrıcalıklı sanıyorsun kendini ???
Bırak bu kendini acındırma numaralarını!!! Baban olmadıysa napalım ? Sevilmediysen dünyanın sonu değil ya ?
yaşama asıl! yaşamak herkes kadar senin de hakkın ! Mızıldama kafi! tabii tökezleyeceksin ki sonra daha dik kalkabilesin !!Bunu hep hatırla olur mu?!
seni çok çok çok seven yüksek benliğin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder